Sahnede Eser Burçel

2001 yılında TürkBankası’na katıldım ve o gün bugündür yoğun bir şekilde çalışıyorum. TürkBankası’nda çalışmanın en büyük farkı, ortaya katma değeri yüksek işler koyabilmenin verdiği haz oluyor. Yoğun iş temposunun dışında ise boş zamanlarımı tiyatro gibi sosyal aktivitelerle ve ailemle vakit geçirerek değerlendirmeye çalışıyorum.

2014 yılında eşimin tiyatrocu olması vesilesiyle provaları izlemek için Dördüncü Duvar Kültür ve Düşünce Derneği’ne gitmeye başladım. Her zamanki gibi prova izlemeye gittiğim bir gün prova edilen oyunda yaşanan bir oyuncu eksikliği üzerine sahneye çıkmam istendi. Uzun süren bir kararsızlık ve korku ardına sahneye çıkarak, yıllardır izleyici olarak yer aldığım provalarda  ilk kez oyuncu oldum. Bu bir başlangıç oldu ve takip eden yıllar boyunca birçok farklı oyunda sayısız perdede rol aldım.

Tiyatro sayesinde birçok yeni insan ile tanıştım ve sosyal çevrem çok genişledi. Tiyatro sayesinde tanıştığım insanların birçoğunu dostum olarak nitelendirebilirim. Kendileriyle sürekli görüşüyoruz, birbirimize misafirliğe gidiyoruz ve ailecek tanışıyoruz. Bir araya geldiğimizde yalnızca misafirlikle veya sohbet etmekle kalmıyoruz, birlikte hayır ve bağış etkinliklerine de katılıyoruz.

Sahnelerle tanıştığımdan beri daha mutlu ve daha dertsiz bir insanım. Sahneye çıktığımda, gerçek dünyadaki tüm dertlerimi geride bırakır ve karaktere bürünürüm. Kaldı ki bu zamanlarda en büyük stres, gerçek dünyanın gerçek dertleri gibi duruyor.

Bence herkes bir hobi edinmeli ve buna zaman ayırmalıdır. İnsan istedikten sonra yoğun olmak  bahanesinden kurtulup kendine zaman ayırabilir. Örneğin ben de bir çocuk babasıyım ve haftasonları çocuğumla birlikte tiyatroya gidiyoruz, kimi zaman o izliyor ben oynuyorum kimi zaman birlikte çalışıyoruz. Böylelikle hem çocuğumla birlikte vakit geçirmiş hem de tiyatroya vakit ayırabilmiş oluyorum.