Avrupa Birliği ve özellikle İngiltere’nin öncülüğünde, 2017 yılı ortasında temelleri atılan ve tüm dünyada bankacılık sektörü için “Sessiz Devrim” olarak değerlendirilen Açık Bankacılık (Open Banking) konseptinin banka ve müşterilere sunacağı bir çok fırsat var. Banka-müşteri ilişkisini yeni bir boyuta taşıyacak ve müşterilerin aynı anda, çok sayıda bankadaki hesaplarına tek bir uygulama ve platform üzerinden ulaşmasını sağlayacak bu yenilik, aynı zamanda kendi içerisinde önemli bilinmezler ve soru işaretleri de taşıyor. Açık Bankacılık ile ilgili sorularımızı Kurumsal Bankacılık Yönetimi Genel Müdür Yardımcımız Sn. Emre Kunduracı ve Bilgi Teknolojileri Genel Müdür Yardımcımız Sn. Soner Ersoy’a sorduk:
Açık Bankacılık müşterilere ne sağlayacak, hayatlarını nasıl etkileyecek?
Soner Ersoy: Her konuda olduğu gibi Açık Bankacılık konusuna da önce müşteri gözüyle bakalım: Öncelikle konunun temelinde müşteri bilgisi yatıyor ve bu bilginin şeffaf olması, bilginin sahibinin bu bilgilere erişimi ve yönetmesi konusu var. Bankalarda bulunan bilgilerin sahibi müşteri ise, müşterilerin de bu bilgilere istediği platformdan erişmesi ve işlem yapması hakkıdır dersek bir parça anlatmış oluruz. Müşterilerin tüm hesaplarını tek bir platformdan görmesi (aggregation), ticari müşteriler için tüm hesaplarını kendi ERP sistemlerine entegre edebilmesi, kendi rızasıyla tüm bankalardaki bilgilerini on-line bir bankaya vermesi ve ürün (örn. kredi) fiyatlamalarının ve kararlarının buna göre daha doğru yapılması, ödeme işlemlerini üçüncü parti platformlardan ya da e-ticaret sitelerinden yapabilmesi, Açık Bankacılık konusunun müşterinin hayatını etkileyecek örneklerden birkaçı.
Açık Bankacılık kavramına düzenleyici kurumların yaklaşımı nasıl?
Emre Kunduracı: Bu konuda öncü ülkelerdeki Düzenleyici Kurumların yaklaşımları Açık Bankacılığın hangi yönde ve nasıl bir hızla ilerleyeceğini etkileyen en önemli faktörlerden biri olarak karşımıza çıkıyor. Avrupa Birliği ve İngiltere örneğinde gördüğümüz üzere, PSD2 olarak adlandırılan ve tüm kıta Avrupa’sında Ödeme İşlemlerini düzenlemeye yönelik çıkarılan yönetmelik ile bankalar belirli güvenlik standartlarında müşteri bilgilerini üçüncü partilere açmaları yönünde zorunlu kılındı. İngiltere’de dokuz büyük bankanın öncülüğünde tüm bankaların 14 Eylül 2019 tarihine kadar Açık Bankacılık standartlarına hazır hale gelmeleri ve bu konuda geliştirdikleri arayüzleri lisanslı üçüncü partilerle test etmeleri şartı getirildi.
Bu çerçevede TurkishBank UK, bu alanda öncü ve sektörün en büyük oyuncularıyla Açık Bankacılık teknolojilerini geliştiren ve başarıyla uygulayan Token.io firması ile bir işbirliğine gitme kararı aldı. Basın yansımalarını da bu sayımızda göreceğiniz bu işbirliği ile İngiltere’deki bankamız birçok rakibine göre Açık Bankacılık alanında daha hızlı aşama kaydetmeye ve bu alanda ilgili yönetmelik ve düzenlemelere tam anlamıyla uyumlu hale gelme yolunda çalışmalarını sürdürmektedir. Başta İngiltere olmak üzere tüm Grup bankalarımız, Açık Bankacılık teknolojilerine yatırım yapmaya devam ediyor, bu konudaki öncü konumumuzu müşterilerimiz için daha katma değerli yeni ürün ve hizmetler sunma amacıyla değerlendiriyor olacağız.
Turkishbank UK’deki PSD2 projemiz ve Grubumuzun nasıl yararlanacağı hakkında bilgi verir misiniz?
Soner Ersoy: Teknoloji olarak bakarsak Open Banking çalışmalarının temelinde API (Application Programming Interface) diye adlandırılan bankacılık servislerinin dış dünyaya açılmasını sağlayan arayüzler bulunmaktadır. İngiltere’de bu arayüzlerin geliştirilmesi PSD2 kapsamında bankamızın kendi iç kaynakları ile geliştirilmektedir. Biz bu çalışmaları yaparken aynı zamanda Grubumuzun diğer bankalarını da dikkate alarak yapmaktayız. Tüm bankalarımızda Temenos T24 Ana Bankacılık Sistemini kullanmanın avantajını bu konuda da yaşıyoruz. İhtiyaçların oluşması durumunda İngiltere’de geliştirdiğimiz API’leri Kıbrıs ve Türkiye’deki bankalarımız da da kolaylıkla kullanabiliyor olacağız.
Son söz: Açık Bankacılık’ın müşterilerimiz ve grubumuza yeni fırsatlar yaratması dileğiyle…